30 Kasım 2012 Cuma

Böcük Usulü Lazanya

Yağmurlu bir cuma günü iş çıkışına doğru her anne gibi "akşama uğurun böcüğüne ve böcük babasına ne pişirsem" telaşı sardı içimi. Enn leziz, en pratik ve en özlenileni yapmak çok doğru bir seçim oldu. Bu arada ihmal ettiğim blogumun da gönlünü almış olurum diye düşündüm açıkçası.
Otuz iki yıldır ilk defa keşfettiğim bazı ağrıyan kaslarımın sıralı nöbetleri eşliğinde yazmaya çalışırken yarın beni bekleyen zorlu spor hocamın "kalori hesabına göre..." diyen sesi kulaklarımda durmadan kendi kendine tekrar ediyor.sanırsın ki bir kabus.....ne yapmalı;; küçük minicik bir dilim lazanya böcük annesine haylice yetmeli artık.


malzemeler:

  • lazanya yaprakları
  • kıyma
  • soğan
  • havuç
  • kırmızı biber
  • 1 lt süt
  • 4 kaşık un
  • kaşar peyniri
  • tereyağ, sıvıyağ
  • tuz, karabiber...






yapılışı:


  • ilk iş olarak kıymalı harcı hazırlamak en doğrusu bence. doğranmış soğan ince rendelenmiş havuçla birlikte güzelce kavrulur. üzerine kıyma  eklenir. son olarak ince doğranmış kırmızı biberler eklenir ve isteğe göre baharatlandırılır.
  • un, tereyağ ve sıvıyağ ile iyice kavrulunca 1 lt soğuk süt hızlıca üstüne eklenerek çırpıcı yardımıyla topaklanmadan sürekli karıştırılır. beşamel sos kıvamlanınca tuz ve karabiber ilave edilir.
  • şimdi sıra lazanya katlarında. orta boy dikdörtgen bir fırın kabının tabanına azıcık beşamel sostan yaydırılarak sürülür. sonra bir kat lazanya yaprağı, bir kat beşamel sos, bir kat kıymalı harç sıralamasıyla aynı işleme 4-5 defa devam edilir. son kata en son beşamel sos sürülür.
  • 180-200 derecede ısınmış fırında 30-35 dakika pişirilir. sonrasında rendelenmiş kaşar peyniri eklenerek 5-10 dakika daha üstü kızarana kadar fırınlanır.

2 Kasım 2012 Cuma

Fırında Lüfer Hanım

Bu soğuk, kasvetli, ıslak, dumanlı, puslu, enerjiyi düşürüp uyku getiren zamanları sevebilmem için tek bir neden sorulsa; bir kelime ile "BALIK".
pişirirken, yerken evin en ücra köşelerine kadar kokusu sinmiş, mutfak batmış, komşu rahatsız olmuş (ne komşular var ama dimi ) muş miş falan hiiiç dert değil. belki bir daha asla yarın olmayacak. oyüzden kokuta kokuta, kirlete kirlete, tadına vara vara, doya doya yavru böcük ve böcük babasıyla yenmeli balık bu akşam. hem de çeyizlik yemek takımlarında. en süslü peçetelerle. uğur böceklilerle.. yanında mutlaka deniz börülcesi olmalı, boll sarımsaklı. büyük bir tabak yeşillik. enfes sebzeler.. bol tereyağlı fıstıklı irmik helvasıyla nokta konulmalı.






pazardan tazece aldığım, aylardır yolunu gözlediğim bayan Lüfer itina ile temizlenip akşam için baharatlar, yağlar, sebzeler ile güzellik bakımı yapıldıktan sonra marinasyona bırakılır. güzelce dinlendirilir asil hanımefendi. böcük babasının tahminen işten çıkış saatine yakın, büyük bir seremoniyle fırına alınır. Lüfer Hanım fırınlanırken süslemeler hazırlanır. deniz börülcesi temizlenip haşlanır, sarımsaklanır. yeşillikler iyice yıkanır,kumlarından arındırılır. yavru böcük de uyumuşken bari helva da bir taraftan kavruluverir.

*güveç ya da fırın balık yaparken kapariyi de mutlaka deneyin. çokk lezzetlidir.